Ana Sayfa » Köşe Yazıları » İbadetlerin temelindeki nükte

İbadetlerin temelindeki nükte

İbadetlerin temelindeki nükte


İnsanların yaratılmış olmalarındaki gerekçe Cenab-ı Hakk'ı tanımaları ve bilmeleridir. İnsan olmamızı ispatlayan da, kul olmamızı ispatlayan da, Allah'ı hatırlamamız, Cenab-ı Hakk'ı düşünmemiz, O'nu tefekkür etmemiz, O'nu zikretmemizdir.
Allah'ı ne kadar zikreder, hatırlar, O'nunla birlikte olmaya gayret edersek, o oranda Cenab-ı Hakk'a vuslat eder, yürürüz.
Ne kadar zikirden gafil olursak, o oranda insanlıktan ve kulluktan gafil olacağız.
Rabbimizin emir buyurduğu ibadetlerdeki nükte, O'nu tanımak, O'nu bilmektir.
İslam'ın beş şartındaki esas da Allah'ı zikirdir.
Ta-Ha suresinin 14. ayetinde, "…bana kulluk et: Beni zikir için namaz kıl" buyruluyor.
Namazın namaz olabilmesi için Cenab-ı Hakk'ın istediği incelik Allah'ı hatırlamaktır, anmaktır. O namazın Allah için olması gerekir. Farz olan namazın özü Allah için kılınmasıdır.
Hac da Allah'ı zikir içindir. Evinizden çıkıp da Beytullah'ı tavaf edene kadar yaptığınız bütün her şey Cenab-ı Hakk'ı zikirdir. İstiğfar, salat ü selam, kelime-i tevhid gibi zikir lafızlarıyla Beytullah görülene kadar Cenab-ı Hakk zikredilir. Tavafta yine Cenab-ı Hakk zikredilir.
Arafat başlı başına zikirdir. Kur'an okumak, dua yapmak, Vakfe, Müzdelife, Mina'da şeytan taşlamak hepsi zikirdir. Cenab-ı Hakk'ı zikir için bu ibadeti yapıyorsun.
Oruç da zikirdir. Nefis Allah'ı zikrederken önümüzde bir mani olmasın; O emretti, bu ibadetle Allah'a yaklaşalım diye oruç tutuyoruz.
Zekat da zikirdir. Malınızın kırkta birini veriyorsunuz, onda birini veriyorsunuz, tasaddukta bulunuyorsunuz. Bunları da Allah'ı zikretmek için yapıyorsunuz.
Bir de bunların yanında Cenab-ı Hakk'ın 99 ismi var. Hz. Peygamber, "Allah'ın 99 güzel ismi var. Kim onları okursa, zikrederse cennete girer" buyuruyor.
"Biz, namazın arkasından sevgili Peygamberimizin zikir nidalarını duyardık. Anlardık ki, Allah'ın sevgilisi zikretmeye başladığına göre, namaz bitmiş oldu."
Hz. Peygamber, her namazın ardından zikir ederdi.
Peki, kul, Hu demekle, Hak demekle, Vahid, Ehad, Hay demekle ne kazanacak?
Rad suresinin 28. ayetinde, "Dikkat edin! Kalpleriniz ancak Allah'ı zikir ile mutmain olur" buyruluyor.
İnsanın tatmin olması, huzuru başka bir şeyle mümkün olmaz. Sizin servetiniz olur, makamınız olur, rütbeniz olur ama doymazsınız. Kalplerin tatmini için Allah'ı zikretmek gerekir.
Kalp ayine-i ilahidir. Kalbin temizliği için de zikir şarttır. Resulullah (s.a.v.) , "Ben günde 70'den fazla istiğfar ediyorum, sahabem siz de istiğfar edin" buyuruyor.
Zikir sayesinde Cenab-ı Hakk'ı tanıyoruz ve tanıdıkça feyz alıyoruz.
Her zikir ile bir tecelliye mazhar oluyoruz. Bir tecelli ile tanıdığın Rabbin ile binlerce tecelli ile tanıdığın, yaklaştığın Rabbin farklı oluyor.
Her defasında başka bir güzellik ile kendini seyrettiriyor.
Allah, O'nu tanımak, yaklaşmak için ibadet etmemizi nasip eylesin.