Ana Sayfa » Köşe Yazıları » Bindiğimiz dalı kesiyoruz

Bindiğimiz dalı kesiyoruz

Bindiğimiz dalı kesiyoruz


10 Mayıs günü Türk gemisini bombalama cesareti bulan Libya'nın tutumu dış politikamızın hezimetidir.
Kim bilir, Arap Baharı'nda İzmir'den kalkan uçakların parçaladığı Libya'nın öcüdür belki de…
Ya da Kaddafi'ye muhalif güçlere uçakla 400 milyon dolar yollamamızın faturasıdır…
Zira işgal sonrasında bölünen Libya'da şu anda iki hükümet var: Tobruk ve Trablusgarp'da bulunan hükümetlerden Tobruk'takiyle aramız açık ve muhtemelen saldırı da bu yüzden gerçekleştirildi.
Özellikle son yıllarda İslam dünyasıyla ilişkileri sanki bilinçli bir şekilde koparan Ak Partisi sayesinde Yemen'de, Suriye'de ve Mısır'da büyükelçimiz dahi bulunmuyor.
Dışişleri Bakanlığı'mızın şiddetle kınadığını bildirdiği hal, teröre destek veren, verdiği yabancı basında delilleriyle yer alan bir ülkenin gelecekte yaşayacağı kaderdir aslında.
Türkiye, Libya'nın iki başlı halinden sorumludur.
Reuters Haber Ajansı'na göre, Libya'nın Derne kentine gittiği iddia edilen gemi, IŞİD'in ülkede varlık gösterdiği yer olan Derne'ye hangi gerekçeyle gidiyor acaba?
Tobruk Başbakanı Abdullah El Sani, Türkiye'yi Trablus hükümetine silah vermekle suçluyor.
Yine bir iç savaş ve yine Ak Partisi'nin desteği…
Geçen sene Ocak ayında cumhuriyet savcısının talimatıyla yapılan operasyonda MİT'e ait tırla, mühimmatın Suriye'ye sevk edilmeye çalışılması da başka bir iç savaşa destek değil miydi?
Hatırlanacaktır, 2014'ün başlarında Reyhanlı yolu üzerinde durdurulan tırda çok sayıda mühimmat ve silah olduğu iddia edilmiş, MİT görevlileri aramaya 'devlet sırrı' niteliğinde malzeme bulunduğu gerekçesiyle izin vermemiş, arama isteği yapan savcının görev yeri değiştirilmişti.
Suriye'de muhaliflere yardım konusunda BM'ye şikayet edildik, Mısır'da İhvan-ı Müslim tarafıyız, Yemen'e karışıyoruz, Somali'ye, Nijerya'ya da... Niyeyse hep Müslüman dünyada akacak kana karışıyoruz.
Ateşle oynuyoruz, bindiğimiz dalı kesiyoruz.
İslam alemindeki terörü açıkça destekleyen Türkiye günün birinde aynı hal başına geldiğinde tek başına kalacaktır.
Mavi Marmara'da 9 cana mal olan operasyonun hesabını soramayan hükümet, kaptanımızın öldüğü bu operasyonda bakalım ne yapacak?
Libya'nın uluslararası sularda cesaret ettiği hal, itibarı zayıflayan bir devletin, iki başlı bir hükümete mahkum edilen bir devlete karşı bile kalmayan prestijini göstermektedir.