Ana Sayfa » Köşe Yazıları » 5000 TL asgari ücret nasıl da korkuttu?

5000 TL asgari ücret nasıl da korkuttu?

5000 TL asgari ücret nasıl da korkuttu?


5000 TL asgari ücret nasıl da korkuttu?

Resmi Twitter hesabımda yer alan, "Milli Ekonomi Modeli (MEM) ile memurun ve işçinin asgari ücretini 5000 TL vereceğim" vaadim deyim yerindeyse bazılarının eteklerini tutuşturdu.

MEM tezimizi deklare ettiğimiz 2005 yılından bu yana bizlere ve modelimize tek kare yer vermeyenler, seçimler yaklaştıkça barajı geçen bir noktaya gelen BTP seçmenine akıllarınca yol gösteriyor.

Milliyet, Bugün, Yeni Şafak, Akşam, Cumhuriyet gibi gazetelerde yer bulan tweetimiz; yüzlerce haber sitesinde de yer aldı.

Yıllardır 'hard currency'lerle günü geçiştiren, aldığı borçlar borcunun faizini ödemeye dahi yetmeyen Türkiye'de asgari ücretin 949 TL'de kalması gayet tabiidir.

Bugün Türk insanı öyle bir noktaya taşınmıştır ki, daha fazlasını umut bile edemiyor.

Oysa İsviçre'de asgari ücret 3700 dolar yani 10 bin TL'dir.

Lüksemburg'da asgari ücret 2 bin 200 dolar yani 6 bin TL'dir.

Belçika'da 5 bin TL'yi aşan bir asgari ücret verilmektedir.

Hollanda ve İrlanda'da asgari ücret 1850 dolar yani 5 bin TL, Yeni Zelanda'da 2 bin dolar yani 5 bin 400 TL, Almanya'da 1922 dolar yani 5 bin 160 TL'dir.

Rusya'da 10 dolar olan asgari ücret tezimizi uygulamaya başladıktan sonra 2 bin dolara çıkarılmıştır.

Kısaca Türk insanına 'olamaz' diyerek kursağındakini almaya uğraşan siyasiler de çok iyi bilmektedirler ki, 5 bin TL asgari ücret verilebilir. Ancak milletine bunu vermeyi isteyecek bir devlet adamıyla ve kapitalizmden kendini kurtarmış bir sistemle...

Biz, modelimizde kullandığımız kaynaklar ile bunu hatta daha fazlasını vermeye hazırız.

Sayın Maliye Bakanı, bütçe açığını kat kat arttıracak popülist taahhütlerden bahsetmişler.

Haklılar, bizimle rekabet için bendenizin vaatlerine benzer söylemleri halka bol keseden atan muhalefetin durumu gerçekten delik içindeki bütçeye bir delik daha açacak popülistlikte.

Vergiden başka bir kaynak bırakmayan, özelleştirme adı altında gelir getiren her şeyi satan, sırf global güçler istiyor diye Merkez Bankası'nı bağımsızlaştırarak senyoraj hakkından vazgeçen bir zihniyetin tabi ki bütçe açığı olacaktır.

Önce şunu ifade etmeliyiz, bizim 5000 TL asgari ücret vermemiz ya da 1500 TL ev hanımlarına maaş bağlamamız seçim vaadi değildir.

MEM içinde yer alan sosyal devlet kurallarının uygulama şeklidir.

MEM tüketiciden yola çıkan; işçinin, memurun, ev hanımının, öğrencinin cebine para koyarak uygulanan tek sistemdir.

Bizim dediklerimiz Milli Ekonomi Modeli'nin uygulama şeklidir.

Ve bu model Rusya'da tamamen uygulanmakta; BRICS ülkelerinde, Brezilya, Çin, Hindistan, Güney Afrika'da modelden kısmen yararlanılmaktadır.

ABD'nin kapitalizmini tarihe gömen tez bana aittir.

Sosyal Devlet tezime göre vereceklerimin kaynağı şöyledir:

Kapitalizmde devletin tek gelir kalemi vergilerken, bizde vergilerin yanında ederi 3 katrilyon dolar eden yer altı kaynaklarının karşılığında ve 2 trilyon TL'lik GSMH'nin karşılığında milli paranın senyorajla devreye konması diğer gelir kalemlerini oluşturur.

Böyle yapıldığı takdirde biz yer altı kaynaklarımızın gelirini 1500 yılda tüketebiliyoruz.

Sayın Bakan, kaynak yokluğundan bahsediyorlar. Elbette bahsederler, madenlerimiz yabancılara peşkeş çekildiği için 'kaynak yok' demeleri tabiidir.

Kaynakların kullanılması için MEM'in iktidar edilmesi şarttır.

Zira bugün milli paramız olmayıp, piyasada dolanan para 'hard currency'lerle alınarak hazineye konan doların tercümesidir. Kısaca başka ülkelerin verebildiğini biz de rahatlıkla verebiliriz.

Gelin BTP'yi iktidar edelim.

Vaatlerimize bu kadar saldıranlar, oylarımıza da aynı oyunu yapacaktır.